18 Aralık 2010 Cumartesi

NE ZAMAN ANLAŞMIŞ Kİ KALPLE BEYİN?


Anlaşanlar sanırım ilişki bazında şu an dünyanın en mutlu çiftleri olmalı. Evet evet..onlar gerçekten çok şanslılar! Ve ben yeryüzünde ne kadar var böyle çift merak ediyorum. Etrafımda fazla yok. Ama var bir yerlerde biliyorum… Bunu nasıl başarıyorlar gerçekten? Kalbimin istediğine mantığım hayır diyor, mantığımın aldığını kalbim almıyor… Ne acı! Acı, çünkü kalbinle mantığının arasına sıkışıp kalmak oldukça zorluyor. Bu sadece kalp-beyin savaşıyla yetinmiyor. Uykunla savaşıyorsun, etrafındaki insanlarla savaşıyorsun, sorumluluklarınla savaşıyorsun. Ve bazen gerçekten dayanılmaz oluyor.

17-18’li yaşlarda bu karmaşıklığı yaşamıyordum. Kalbim aklımın efendisiydi. Büyüdükçe beynim de zaman zaman üstünlük kurmaya başladı kalbime. Ne yani o yaşlarda aptal mıydım? Büyüdükçe mi akıllandım? Ama aptal olsaydım başarılı bir öğrenci de olamazdım. E peki ne o zaman?

Çok düşündüm ve cevabı buldum. Hatta bazen tokat gibi cevap beni buldu. Ne mi? HAYAT! O zaman sadece aklını derslerin için kullanman yetiyordu. AŞK’ta mantık aramana gerek yoktu. Mantığın sadece derslerinde kullanman yeterliydi. Sorumluluğun sadece buydu hayata karşı. Ama şimdi öyle değil. Artık sorumluluğun tüm hayata karşı. O yüzden artık AŞK’ta mantık da aramak zorunda kalıyorsun. Belki bir süre sonra artık tamamen aklın kalbinin efendisi olacak.

Bunu istemiyorum… Aklım kalbime hükmetmeden önce AKLIMA YATAN, KALBİME DOKUNAN bir AŞK istiyorum.

0 yorum:

 
Template by Exotic Mommie Illustration by Dapina

brought to you by AllBlogTools.com Blogger templates